Türkmen mücevherat ve takı

Türkmen takıları, kökleri çok eskilere dayalı bilinmedik sırlarla dolu, çok ince bir sanat olmasının yanı sıra, Türkmen kültürünün en önemli unsurlarından biri olma özelliğini taşımaktadır. Geçmişin Türkmen kuyumcularının işledikleri altın ve gümüş eserleri günümüze birer şaheser olarak intikal etmişlerdir. Bu ürünlere kıymetli taşların yerleştirilmesi, geometrik şekilleri ve kazandırılan form, seyredenleri hayranlıkla karışık bir hayrete düşürmektedir. Türkmen el sanatındaki orijinallik, bu sanatı kesinlikle diğer milletlerin sanatlarından ayırmaktadır.

Türkmen takı sanatının ürünleri, kadınların güzelliklerini süslediği kadar, çeşitli tılsımlı anlamları da taşımaktadır. Bunları takanların kötü göz ve hastalıklardan korunduğuna inanılagelmiştir. Eski devirlerin Türkmen takı sanatçıları işledikleri taşların özelliklerini bilimsel olarak bilmemelerine rağmen, bu taşların insan sağlığına olumlu etkide bulunduklarına inanmışlardır. Takının üstüne konulan şelpeli guppa, alına takılan manlaylık, saça takılan şelpeler, düğmeler, boyuna takılan iğneler, gargılıklar, boncuklar, göğüse takılan çeşitli büyüklükteki gülyakalar, tumarlar, yine göğüse takılan şelpeler, alkım çengekler, ses çıkaran düğmeler, kollara takılan bilezikler, yüzükler, kaftana takılan çarpazlar, saça takılan tokalar herbiri ayrı anlamla yüklü hem süs hem de güç kaynağı olmuş takılardır.